. - Bölgede Gün Kesme ve Düğün Başlatma
   
Sivas - Gürün / Karadoruk Köyü
  Sivas Gürün Karadoruk Köyü Hakkında
  Acı Kaybımız
  Sivas İli Tanıtım ve Yöresel Türkülerimiz
  Karadoruk Köyü Tarihçesi
  Karadoruk Köyü Uydudan
  Bölgede Halk İlaçları
  Bölgenin Tıbbi Terimleri Hakkında
  Bölgede Düğün, Adet ve Gelenekleri
  Bölgede Görücü Gitmek
  Söz Kesme (Nişan) Adetleri
  Karadoruk Köyü Eski Resimler
  Bölgede Gün Kesme ve Düğün Başlatma
  Kına Gecesi Adetleri
  Gelin Almaya Gitme ve Düğün Yemeği
  Yüz Görümü - El Öpme
  Bayram Gelenekleri
  Doğum Adetleri
  Sünnet Adetleri
  Sivas Tarihi Resimleri
  TC.Cumhurbaşkanlarımız
  TC.Başbakanlarımız
  TC.Genel Kurmay Başkanları
  İletişim



GÜN KESME VE DÜĞÜN 
BAŞLATMA (BAYRAK KALDIRMA)


Nişandan sonra kız tarafı kızlarını yatak, yorgan, “işleme” takımlarını hazırlamaya başlar. Yatağa konulacak yönü hangi tarafın alacağını kız ve oğlan tarafı aralarında anlaşır. Nişanlılık süresi içinde dini bayram varsa, bayramda oğlan tarafı gelin kızlarına arefe günü bayramcalık götürürler. “Bayramcalık” olarak gelin kıza altın ve elbise alınırdı. Ayrıca bunu fırsat bilen aileler (Kız ve oğlan tarafı) aralarında konuşarak düğünün günün belirler. Buna gün kesme” denilir. Oğlan tarafı düğün gününü kestikten (belirledikten) sonra gelin kızını, kızın anne ve babasını alarak şehre götürür, evlenme işlemleri yapılır ve çeyiz eşyası alınır. Yöremizde çeyizi oğlan tarafı alır. Kız tarafı maddi gücüne göre kızlarına çeyiz verebilir. Kız tarafı oğlan tarafına yakın akrabalarına dostlarına dağıtmak üzere yol aldırır. Yol, elbiselik, gömlek, ayakkabı gibi giyeceklerdir. Kız tarafı oğlan tarafının aldığı yolları yakınlarına düğünden önce dağıtır. Yolu alanlarda kızı evlerine davet ederler ve düğün hediyesi olarak çeşitli ev eşyaları verirler.

Oğlan tarafı düğün yapmak için birtakım hazırlıklarını yapar. Ve bu arada da kız tarafından da yine aynı şekilde hazırlıklar yapılmaktadır. Oğlan tarafı yine yakın akrabalarıyla bir gün toplanarak kız evine gider düğün gününün ne zaman yapılacağını belirlerler. Bunun için de kız evine haber gönderilir. Bu haberden sonra gelecek cevaba ve verilen güne göre oğlan tarafı birtakım hediyelerle kız evine bir akşam üstü kendi yakın akrabalarıyla birlikte giderler. Kız evinde hoşbeşten sonra konu açılır müsadeniz olursa artık gelinimizi alacağız derler. Kızın babası da evet cevabını verir ve her iki aile için en uygun zaman belirlenerek o gün düğünün kurulmasına karar verirler. Kız evinde yenilen yemekten sonra da kalkar evlerine gelirler. Düğün için her iki taraf da daha yoğun bir şekilde hazırlık yapmaya çalışırlar. Eskiden bilhassa da köylerde başlık adı verilen bir para kız tarafınca oğlan tarafından alınır ve bu para ile de kızın masraflarına harcanırdı.

Aslında hiçbir ıslami dayanağı da olmayan bu adet aynı Hititlerdeki “Kusata”(ağırlık)adetiyle tıpa tıp benzerlik göstermektedir. Bilindiği gibi Hititlerde evlenen bir kişi evlendiği kızın babasına kusata adı verilen bir parayı veya maddi karşılığı vermeyince o kızla asla evlenmiş sayılmazdı. Kızın babası da ivaru adı verilen bir çehizi kızına verirdi. Bu çehiz de bu kusata ile kılınırdı. (Hititlerde “eğer bir madam” adlı kanunda madde 28 ve madde 29 bakınız - Yakın Şark II Anadolu-Prof. Şemsettin Günaltay. Sayfa: 155-156) Keza beşik kertmesi adeti de Hitit kökenlidir. (A.g.e. Sayfa: 156) Yöremizdeki on ve on beş yıl öncesine kadar varlığını koruyan ve günümüzde de artık yavaş yavaş önemini yitirmiş olan başlık parası konusunun İslamiyetteki “Mehir”ile de hiçbir alakası yoktur. çünkü mehir kadına verilen ve onun sosyal garantisi durumunda olan bir maddi karşılıktır ve bu maddi unsuru ancak kendi tasarrufu ile kullanabilmektedir ve kızın babasının bunda hiçbir hakkı ve tasarruf yetkisi bulunmamaktadır. Günümüzde ise artık evlenen erkek ile kızın çehizleri ve ev eşyaları hemen hemen ortaklaşa alınmaktadır.

Oğlan tarafı düğünde yapılacakların masrafların bir listesini yaparak neler alınacağını kararlaştırır. Düğünde verilecek yemek için gerekli olan masrafı ve davulcuya ve zurnacıya arabalara verilecek paraları ve diğer yapılacak masrafların bir listesini çıkarır ve neyi nasıl bir şekilde yapmaları gerektiğini ev halkıyla birlikte kararlaştırırlar. Kız tarafı da kendisine göre hazırlıklarını yapar. Kız kendi eliyle hazırladığı dantela ve oyaları ve diğer el emeği ve göz nuruyla yaptıklarını ütüler ve hazır bir hale getiri. Kız tarafı gelinlik kızın yatak ve yorganının ve diğer çehiz eşyalarını yaparlar. Bu arada da “Çatı” adı verilen ve köylerde de Töre olarak adlandırılan oğlan tarafına gönderilecek hediyeleri de hazırlarlar. Bu hediyeler ise genelde kaynanaya ve kayınbabaya bir seccade (yöresel ifadeyle: namazlağı), bir elbiselik, bir karyola takımı ve bir elbiselik ve gömlek hediye olarak hazırlanır.

Oğlanın yakınlarına da, kaç tane bacısı var ise bunların adedine göre hediyelik töre hazırlanır ve ayrıca da gelin görmeye gelen oğlan tarafının yakınlarına ve şerbette de ağır hediye getirmiş olanlara da kız tarafının yakınlarına hazırlanır ve ayrıca da gelin görmeye gelen oğlan tarafının yakınlarına ve şerbette de ağır hediye getirmiş olanlara da kız tarafınca birer törelik hazırlanır. Genelde bu töre veya çatı olarak adlandırılan hediyeler el emeği ve göz nuru olan işlerden gönderilmektedir ki değeri olsun diye.

Bütün işler ve hazırlıklar bittikten sonra da kararlaştırılan günde düğün kurulur ve bayrak kaldırma işine başlanır. Eskiden köylerde ve Gürün ilçesi merkezinde her eve birer kibrit veya bardak veyahut havlu (peşkir) hediye olarak (buna okuntu denir) gönderilir ve böylece düğüne davet edilirdi. Düğüne davet edene ise okuntucu adı verilmektedir. Düğün kurulmadan birkaç gün önce bütün akrabalara şu gün düğünümüz başlıyor diye haber gönderilir. Davulcular ile anlaşılır ve Cuma günü de bayrak kaldırılır. Bayrak kaldırılırken dua yapılır ve dikilen bayrağın ağacına elmalar dikilir ve bunlara da nişan alınarak silah sıkılır. Eskiden bu elmayı vurabilenlere hediyeler verilirdi. Düğünde düzeni sağlamak için düğün kahyası tutulur ve bir de kahveci seçilir. Köyden köye düğüne davet etmek için de salıkçı adı verilen bir davetçi gönderilmekteydi. Eskiden yapılmakta olan adetlerin büyük bir kısmı bugün unutulmuş durumdadır. Bu diğer konularda olduğu gibi düğünler konusunda da böyledir.

Mesela, köyden köye düğüne davet eden kimse gönderilir. Ve buna salıkçı adı verilirdi ki bu salıkçı bir köyden diğer köye varınca bu kişiye yapmadık eziyet verilmedik ceza kalmazdı. Yaşlılarımızın anlattıklarına göre köyün en yüksek bir yerine kağnının iki tekerinin takılı olduğu mazıyla birlikte bu adam da çıkarılır ve mazıya bağlanan salıkçı kişi bu tepeden bu tekerlekler ile yuvarlanarak aşağıya kadar yuvarlandırılırdı. Bu her iki tekeri birbirine bağlayan mazının üzerine sarılmış olan salıkçı adam aşağıya kadar birçok tehlikelerle karşılaşarak aşağıya kadar inerdi. çoğu kez ağır yaralanmalar bile vukuu bulmaktaydı. Günümüzde ise artık bu adet kaldırılmış durumdadır. Bunun yerine köylerde de artık düğünlere davet etme adeti özel olarak bastırılmış düğün kartlarıyla yapılmaktadır. Eskiden yöremizdeki düğünlerde davul bir hafta çalınırdı ve Pazartesi günü başlayan düğün ertesi Pazartesine kadar devam ederdi. Fakat günümüzde ise düğünler üç gün sürmektedir. Cuma günü bayrak kaldırılır ve Pazar günü de gelin getirilerek düğün işi bitirilmektedir.

Bayrak kaldırıldıktan sonra yöremizde düğünler genelde davul ve zurna ile yapılmaktadır. Sadece Maraşlı (Erdoğan) köyümüzde yaşayanlar Çerkes oldukları için bunların düğünlerinde akardion veya mızıka çalınmaktadır. Çerkeslerin oyunları da değişik olarak oynanmaktadır.

Kaynakça:
http://sivasmarket.com/forum/showthread.php?t=21026

   
Bugün 8 ziyaretçi (12 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol